Bir Garip Rücu Hikâyesi
Günümüzde hekimlerin baş belası konumunda olan medikal malpraktis ile alakalı davalarda en önemli sıkıntı rücu meselesidir. Bununla alakalı olarak hekimler çok mağduriyet yaşamakta olup çarpıcı örnekler hep gündeme oturmuştur.
Bu çarpıcı örnekler ışığında, hekimler çok fazla risk almadan mesleklerini icra etmektedir. Bu konunun çok fazla gündemde kalmasından ötürü sağlık bakanlığı, mesleki sorumluluk kurulu oluşturmuştur. Bu kurul, kesinleşen tazminat kararlarının bakanlığın mı ödeyeceğini yoksa hekime rücu mu edeceğine karar vermesi görevini üstlenmiştir. Bunun neticesinde hekimler rücudan daha çok korunacak imajı çizmektedir.
Bu kurulun yapısı incelendiğinde 7 üyeden oluşmakta olup 5 tanesi sağlık bakanlığı yöneticilerinden diğer ikisi hekimden oluşmaktadır. Kurulun üyelerini ağırlıklı olarak bakanlık yetkililerinin oluşturduğu dikkate alındığında idareye verilen tazminat cezasının idarenin kendisi tarafından ödenip ödenmeyeceğine idarenin kendisi karar vermekte olduğunu görüyoruz. Hekime yönelik açılan medikal malpraktis davalarında hekimin sadece tazminat sorumluluğu olmayıp cezai sorumluluğu da bulunmaktadır. Ceza davası açılması için suç duyurusu olması şart değildir. Bu hususlar göz önünde bulundurulduğunda hekime karşı yapılan suçlamalarda ceza davasında bir hekim ceza alırsa mesleki sorumluluk kurulu tazminat cezasını hekime rücu edebilmektedir.
Bunun sonucundan hareketle hekimin her sorumluluğun farkında olması sağlık hukukunun gerektirdiği şekilde mesleğini icra etmesi gerekmektedir. Sağlık hukuku bilmek ve sağlık hukuku uzmanından destek almak her zaman hekimi bu tip durumlardan korur.
Dr. Ufuk DOĞRU
Medikal Malpraktis Derneği Yönetim Kurulu Üyesi