Fonksiyonel Cerrahi Nedir?
Fonksiyonel cerrahi, hastaların vücutlarında mevcut olan fonksiyon kaybını düzeltmek, ağrıyı azaltmak, kontrolü sağlamaya yardımcı olmak için teknolojik gelişmelere paralel olarak özel cihazların kullanıldığı, özelleşmiş cerrahi tekniklere verilen genel addır.
Beyin Cerrahisinde Fonksiyonel cerrahi aşağıdaki hastalıklarda başarı ile uygulanabilmektedir;
- Hidrosefali
- Parkinson hastalığı
- Ellerde titreme (Tremor)
- İstemsiz hareketler (Distoni)
- Kol ve bacaklarda sertlik
- Kol ve bacaklarda kasılma (Spastisite)
- Epilepsi
- Ağrı tedavisi,
- Sfinkter kontrol kaybı
Fonksiyonel cerrahi: Nöroendoskopik cerrahi yöntemlerin, Sterotaktik cerrahi yöntemlerin, Nöromonitörizasyon ve nöronavigasyon gibi cerrahi işlem esnasında kullanılan kılavuz sistemlerinin, Derin beyin stimülasyonu, Spinal Kord stimülasyonu ve sinir uyarılması gibi Nörofizyolojik sistemlerin, Şant cerrahisi gibi basınca duyarlı sistemler gibi gelişmiş ve halen gelişmeye devam eden tedavi yöntemidir.
Fonksiyonel cerrahi, hastaların hayat kalitesini önemli ölçüde artırabilir ve işlevsel kusurları gidererek ya da kontrolü sağlamaya yardımcı olarak hastaların sağlıklarını ve genel refahlarını iyileştirebilir. Ancak her cerrahi işlem gibi, riskleri ve yan etkileri de vardır. Bu nedenle, herhangi bir cerrahi işlem öncesinde doktorunuza danışmanız önemlidir.
Fonksiyonel Cerrahinin Çeşitleri Nelerdir?
Fonksiyonel cerrahi, farklı alanlarda uygulanabilen birçok çeşidi vardır. Bazı fonksiyonel cerrahi türleri şunlardır:
Stereotaktik Cerrahi
Beyindeki lezyonlara ulaşmak için minimal invaziv ve doğruluğu yüksek olan bir yöntemdir. 3 boyutlu koordinat sistemi ile nokta atışı olarak lezyona ulaşılmakta; biyopsi alınması, stimülasyon uygulanması ve radyocerrahi gibi işlemler yapılabilmektedir.
Nöroendoskopik Cerrahi
Nöroendoskop yardımıyla cerrahi alana ulaşılarak minimal doku ekartasyonu (eleminasyonu) ile cerrahi uygulamaya yardımcı olan optik sistemlerdir. Nöroendoskopik cerrahinin aşağıdakiler gibi geniş kullanım alanı bulunmaktadır;
- Hipofiz Cerrahisi
- Endoskopik diskektomi
- Endoskopik Hidrosefali cerrahisi
- Ventrikül içi kitle cerrahileri
- Kafa tabanı Cerrahisi Minimal
İnvaziv bir yöntem olması nedeniyle hastanın hastanede kalış süresi kısadır. Ameliyat sonrası hastanın günlük hayatına dönüşü erken dönemde olabilmektedir.
Derin Beyin Stimülasyonu
Parkinson hastalığı, Ellerde titreme (Tremor), İstemsiz hareketler (Distoni) gibi hastalıklarda; beynin hastalık ile ilgili bölgelerine stereotaktik cerrahi yöntemleri kullanılarak stimülasyon problarının yerleştirilmesi ve dışardan kontrol ünitesi ile hastanın verdiği yanıta göre stimülasyonun programlanmasını içerir.
Vagal Sinir Stimülasyonu
Epilepsi hastalarında ilaçlara yanıt almakta güçlük çekildiğinde vagal sinirin elektrik uyaranla uyarılarak nöbetlerin sıklık ve şiddetinin azaltılması amaçlanmaktadır.
Spinal Kord Stimülasyonu
Spinal kord yaralanmalarında ya da cerrahi tedaviye rağmen ağrının devam etmesi halinde spinal kord uyarımı yapılarak sinir hücrelerin yanıt oluşturmasına yardımcı olunmakta ya da ağrı kontrol mekanizmasını düzenleyerek hastaların ağrılarının azaltılmasına yardımcı olunmaktadır.
Sakral Stimülasyon
Mesane kontrol bozukluklarında ya da erektil disfonksiyon (sertleşme yetersizliği) tedavisinde uygulanabilmektedir.
Şant Cerrahisi
Hidrosefali hastalarında; beyinde emilim bozukluğu ya da tıkanıklık nedeniyle diğer boşluklara geçişin olmadığı durumlarda oluşan kafa içinde beyin sıvısında artış ve buna bağlı olarak gelişen kafa içinde basınç artışını tedavi etmek için beyin içindeki sıvının karın içine ya da kalbe boşalmasını sağlayacak sistemlerdir.
Baklofen Pompası İmplantasyonu
Spinal kord yaralanması ya da serebral palsili hastalarda kol ve bacaklarda kasılma nedeniyle hareket ettirememe gibi spastisiteye neden olan durumlarda kullanılan Baklofen Pompası kullanılır. Bu işlemle, Baklofen Pampası’nın sistemik yan etkilerini azaltmak ve sinir sistemi içinde düzenli doz kontrolünü sağlamak amacıyla karında cilt altına pompa ve spinal kord içine de kateter yerleştirilir. İşlem tamamlandıktan sonra bir cihaz yardımıyla dışardan kontrol yapılabilmekte ve gerektiğinde pompaya ilaç dolumu sağlanabilmektedir.
Sonuç Olarak Fonksiyonel Beyin Cerrahisi
Fonksiyonel beyin cerrahisi, beyin dokusuna veya sinir sistemine yönelik hassas bir işlem olduğundan, yüksek riskler taşıyabilir. Ancak, doğru hasta seçimi, doğru cerrahi yöntemlerin kullanımı ve iyi bir takip ile riskler minimize edilebilir. Fonksiyonel beyin cerrahisi, uygun adaylar için önemli bir seçenek olabilir ve hastaların yaşam kalitesini önemli ölçüde artırabilir.